Ortadoğu'da tansiyon yeniden tırmanıyor. İsrail ile İran arasında uzun süredir devam eden örtülü çatışmalar, doğrudan bir savaşa dönüşme riskiyle karşı karşıya. Nükleer program tartışmaları, suikastlar, hava saldırıları ve vekil güçler üzerinden yürütülen karşılıklı operasyonlar, bölgeyi adeta bir barut fıçısına çevirmiş durumda.
Türkiye’nin Dengeli Politikası Sınavda
Bu kritik süreçte gözler, bölgenin önemli ülkelerinden biri olan Türkiye’ye çevrildi. Hem İsrail’le hem İran’la ilişkilerini sürdüren Ankara, şimdi denge politikası ile bir sınavdan geçiyor.
Türkiye, bir yandan İsrail’le son yıllarda ilişkileri normalleştirmeye çalışırken, diğer yandan İran’la komşuluk ilişkisini ve bölgesel dengeyi korumaya çalışıyor. Bu nedenle savaşın genişlemesi durumunda Türkiye'nin arabulucu rolüyle devreye girmesi muhtemel.
Türkiye’yi Bekleyen Tehlikeler
Her ne kadar Türkiye doğrudan taraf olmasa da, savaşın etkilerinden uzak kalması zor. Uzmanlara göre Türkiye için bir dizi tehlike kapıda:
- Petrol fiyatlarında sert artış: Türkiye gibi enerji ithalatçısı ülkeler için ekonomik kriz kapıda.
- Sınır güvenliği riski: Suriye’deki İran yanlısı milisler ve İsrail saldırıları Türkiye’yi de etkileyebilir.
- Mülteci dalgası: Olası savaş durumunda İran ve çevresinden kaçan siviller Türkiye’ye yönelebilir.
- İç politikada baskı: Türkiye kamuoyunun Filistin’e olan desteği, hükümetin diplomatik hamlelerini zorlaştırabilir.
Diplomasi Ön Planda Olacak
Türkiye'nin, bu süreçte savaş karşıtı diplomasiye ağırlık vermesi, BM ve bölgesel kuruluşlar üzerinden itidal çağrıları yapması bekleniyor. Ancak savaşın NATO boyutu kazanması veya sınır güvenliği doğrudan tehdit altına girerse, Türkiye’nin askeri seçenekleri de masada olabilir.
Türkiye Tehlikenin Göbeğinde mi?
Kısa vadede doğrudan bir tehdit olmasa da, bölgesel savaş senaryosunun Türkiye’yi ekonomik, askeri ve diplomatik açılardan etkilemesi kaçınılmaz. Ankara’nın bu süreçte atacağı adımlar, yalnızca Türkiye’nin değil, tüm bölgenin kaderini etkileyebilir.
Yorumlar
Kalan Karakter: